İkizler..

Bir bebeği büyütmek bile yeterince zorken aynı anda iki bebek sahibi olmak masrafların, uykusuzlukların, gösterilmesi gereken ilginin ikiye katlanması demek. Bazen birbirinin tıpatıp aynı bazen de birbirinden olabildiğince farklı ikizleri büyütürken fark etmeden hatta doğru sanarak yaptığınız hatalar olmasa işler ne kadar kolaylaşırdı biliyor musunuz..


İkiz çocukların birbirine benzerliği gerçekten çok sevimlidir. İşte bu sevimlilik yüzünden çoğumuz onların birbirinden bağımsız, ayrı iki birey olduğunu unutuveririz. Başta anne babanın, akrabaların, komşuların,bakkal amcanın gözünde onlar sadece “ikizler”dir. Çoğumuza göre, ikizler aynı şeyleri yapmayı, giymeyi, yemeyi sever. Ama gerçek hiç de öyle değildir.
Tanıdığım tüm ikizlerin isimleri neredeyse birbirinin aynı. Can-Cem, Seren-Ceren, Sinem-Didem vesaire vesaire vesaire. Çocukları benzerlikleriyle etiketlemenin bir yolu bu isimler. Birine seslenirsiniz ama o kadar benzerdir ki isimler ikisi de gelir. Eş dost sürekli birbirine karıştırır. Ama unutmayın aynı anda doğdular diye hayatları boyunca aynı olmak zorunda değiller ki. Eğer ikizleriniz olacaksa ve isim konuda kararınızı kesinleştirmediyseniz bir kez daha düşünün derim.
-İkizlere çok benzer isimler vermeyin..
İkizlerde en sık karşılaştığım durumlardan biri de bir örnek giydirip, saçlarını bile aynı şekilde kestirme merakı. Siz çevrenizde kopyanız gibi biriyle gezmek ister miydiniz? zannetmem. O yüzden alışveriş yaparken, giydirirken minikleriniz için mümkün olduğunca farklı kıyafetleri tercih edin, yaşları büyüdükçe tercihleri belirginleşecektir zaten . Biri kırmızıyı biri maviyi daha çok seviyorsa bırakın seçimleri kendileri yapsınlar. Hatta zaman zaman ayrı ayrı çıkarın alışverişe. Her yere beraber götürmeyin. Birbirlerinden ayrı zamanlarda da ufaklıklarla kaliteli zaman geçirin.
-Bir örnek giydirmeyin.
-Saçlarını bir örnek kestirmeyin.
-Ayrı ayrı vakit geçirmelerini sağlayın.
Oyuncak konusu da benzer. Evet ufaklıklar birbirlerinin ilk ve muhtemelen en yakın arkadaşı olacak ama oyun konusundaki tercihleri de diğer birçok konuda olacağı gibi farklılaşacaktır. Birine kocaman bir ayı alıp diğerine küçük bir bebek almaktan bahsetmiyorum elbette. Okul öncesi çağda pahada aynı olsa da büyüklükleri farklı oyuncaklar ufaklıkları birbirine düşürür. Birbirine yakın ama aynı olmayan oyuncaklardan bahsediyorum.
-Farklı oyuncaklar alın.
Çoğumuzun evi ikizler için ayrı odalar sağlayacak kadar büyük değil. Olsun. Bir odayı hatta bir dolabı paylaşıyor olsalar bile miniklerinize özel alanlar yaratabilirsiniz. Bu bir çekmece, bir kutu bile olabilir. Yeter ki sadece kendilerine ait olsun.
-Özel alanlar yaratın.

- İkizleri birbiriyle kıyaslamayın.
Sakın ama sakın,, ikizlerinizi birbirleriyle kıyaslamayın. Birbirlerine çok benziyor olsalar da becerileri, yetenekleri aynı olmayacak. Bir süre sonra fark edeceksiniz ki biri matematikte iyi, biri müzikte. İşte bu aşamada anne baba olarak sizin en önemli göreviniz miniklerinizin becerilerini keşfedip üzerine gitmek. Sadece ikiz oldukları için çocuklarını el ele tutuşturup sadece birinin gitmek istediği kursa yollayan anne babalar tanıyorum. Yapmayın. Özellikle okul öncesi çağda becerilerinin üzerine gitmeniz ikizlerinizin okul dönemi geldiğinde sizi rahatlatacak.
Neden mi?
Çünkü ikizler konusunda en sık yaşanan sorunlardan biridir okulun ilk günleri. Okul yönetimi çocuklarınızın kişilik gelişimi için haklı sebeplerle ikizleri ayrı sınıflara yerleştirir. Ve çocuklardan çok anne babalar bu duruma direnir; “Ama onlar bugüne kadar hiç ayrılmadılar. Aynı sınıfa koyamaz mısınız müdür bey?” Anne babadan mesajı alan çocuklar da ayrılmamak için ellerinden geleni yapar. Ve ne yazık ki bu kriz çoğu zaman ikizlerin aynı sınıfta hatta aynı sırada yan yana oturmasıyla son bulur. Bu bir zafer mi sizce? Hayır.
İlkokulda aynı sınıfta olmalarını sağladınız diyelim, peki ya lise ya da üniversite. İkizleriniz hep bir arada olmak için hayallerinden mi vazgeçmeli? Farklı bölümler okumak isterlerse ne olacak. Duyuyorum sanki, “O zaman büyümüş olacaklar nasılsa” diyorsunuz. Ama yanılıyorsunuz. Bağımsızlığını desteklemediğiniz ikizler üniversite döneminde bile tıpkı ilkokula başlayan minik çocuklar gibi çaresiz kalırlar.  Ama siz doğdukları günden itibaren onları birbirlerine “bağlı” ama “bağımlı” olmadan yetiştirirseniz ileriki dönemlerde ayrılık sancısı yaşamazsınız.

-Farklı becerilerini bulup onların üzerine gidin.
-Okulda aynı sınıfta olmaları için çabalamayın.

Peki evde iki küçük inatçı afacan varken nasıl olacak da onların kişisel tercihlerini ön plana çıkaracaksınız? Akşam yatma saati biri Pamuk Prenses masalını dinlemek istiyor diğeri Rapunzel’i. İkizlerinizi gerçek hayata hazırlamak için muhteşem bir fırsat var karşınızda. Hayatta kendi tercihleri olması gerektiğini ama isteklerinin de hemen gerçekleşmeyebileceğini öğretmek zorundasınız. Böyle durumlarda sıralama , kura ya da belki ufak yarışmalar işe yarayabilir. Bir akşam birinin ertesi akşam da diğerinin istediği masalı okuyabilir ya da oyunları sırayla oynayabilirsiniz. Bazı durumlarda ikizlerden biri diğerinden daha baskın karakter olabilir. Böyle durumlarda küçük müdahalelerle her ikisinin de eşit oranda söz sahibi olmasını sağlamalısınız.
-Birbirlerinin isteklerine boyun eğmemeyi ama saygı duymayı öğretin.
Sıradan gibi görünen konularda ikizlerin anne babaları olarak siz biraz daha dikkatli olmalısınız. Doğum günlerinde bir pastaya iki mum dikip ikisine aynı anda üfletmeyin mesela. Minikleriniz için küçük de olsa iki ayrı pasta alın, tercihen teker teker doğum günü şarkısı söyleyin ama aynı anda da olsa da herkes “kendi” pastasını üflesin.
-Doğum günlerinde iki ayrı pasta hazırlayın ,teker teker kutlama yapın.
Kardeşlerde yaşanan ama ikizlerde daha da sık karşılaşılan bir durum; anne ya da baba ufaklıklardan birine kızar ama nedense diğeri de bu öfkeden payını alır hatta çoğu zaman cezayı paylaşır. Yapmayın.
-Birine kızdığınızda diğerine yansıtmayın.
Kardeşler birbirini kıskanır, hele bir de ikizlerse kıskançlığın dozu biraz daha artabilir. Sizin tavrınız bu konuda çok belirleyici. İkizlerden biri daha zayıf, daha iştahsız ya da daha çok hastalanıyor diye veya tam tersi daha başarılı, daha yetenekli diye ön plana çıkarmayın.
-İkizlere mümkün olduğunca eşit oranda ilgi gösterin.
Bir insanın ikizinin olması ayrıcalıklı bir durum.. İkiz anne babası olmak da öyle.  Güzellikleri gibi zorlukları da olacak elbette. Ama unutmayın işin sırrı ikiz olsalar da miniklerinizin farklı bireyler olduklarını kabul etmekte..

Psikolog Irmak Gürcan Kerimoğlu
Ankara/2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder